2017 yılında Türkiye'nin Çin ile yaptığı suçluları iade anlaşmasını onaylamasından tedirginlik duyan Uygur Türkleri, Çin'deki yakınlarından uzun süredir haber alamadıkları için Çin’in İstanbul Başkonsolosluğu’nda eylemlerini üçüncü ayda da devam ettiriyor.
Euronews.'in haberine göre, başkonsolosluktaki eylemini devam ettirenlerden biri de Medine Nazimi. Dört yıldır kardeşi Mevlüde Hilal’den haber alamayan Nazimi, kardeşinin en son annesine bakmak için Doğu Türkistan’a gittiğinden bahsetti.
Ailenin ulaştığı bilgiye göre Mevlüde Hilal Türkiye’de eğitim aldığı ve Türk vatandaşı olduğu için bölücülükle suçlandı. 12 yıldır Türkiye’de yaşayan ve Türk vatandaşı olan Medine Nazimi “Türkiye’de okumak suç mu? Kız kardeşimin Türk vatandaşı olması suç mu?” diye sordu. Nazimi, Çin yönetimi tarafından kardeşinin zorla kamplarda tutulduğunu ve kardeşinden haber alınana kadar eylemini Çin Başkonsolosluğu’nda devam ettireceğini ifade etti.
Mağdurlardan biri de 2017 yılında 29 yakını Çin tarafından tutuklanan ve uzun süredir haber alamayan Zöhre Sultan.
Tutuklanan 29 yakınından 15’i bir yıl hapis cezası aldıktan sonra kamptan çıkmış fakat hiçbirinden dört yıldır haber alamıyor. Zöhre Sultan’a göre Çin tarafından tutuklanmalarının sebebi Uygur Türkü olmaları.
Çin Başkonsolosluğu’nda eylemlerini sürdürenlerin hepsinin ortak amacı ailelerinden haber almak.
Bazı Batılı ülkeler bu soykırımlara ses çıkarıyor
Çin’in bu alıkoymaları ve işkenceleri 1949 yılından beri yaptığını söyleyen Doğu Türkistan Yeni Nesil Hareketi Başkanı Dr. Abdüsselam Teklimakan, ''Son gelen bilgilere göre kampta toplu tecavüzler yaşanıyor ve kadınlar kısırlaştırılıyor. Aynı zamanda şimdiye kadar 8,5 milyon insan dönüşümlü olarak bu kamplardan geçti. Ve bir milyona yakın kadın kısırlaştırıldı. Yine bir milyona yakın çocuk da ''Melekler Okulu'' adı verilen çocuk kamplarında kendi kimliklerinden uzaklaştırıldı. Doğu Türkistan'daki yaşanan bu vahşete bazı batı ülkeleri ses çıkarırken, kimi Müslüman ülkelerinin sessizliği bizi derinden üzmekte, incitmektedir. İslam alemini ve Türk dünyasını bu soykırıma dur demesi için acil hareket etmeye çağırıyoruz. Çin'in Doğu Türkistan'dan çıkması için tüm insanlığı desteğe çağırıyoruz. Bu soykırım artık Müslümanlık ya da Türklük meselesini geçmiş, insanlık meselesi haline gelmiştir.''
Türkiye'nin Uygur Türkleri konusunda tutumu
Çin’de bir milyonu aşan Uygur Türkü ve Müslüman olan diğer azınlıklar “terörle mücadele” bahanesine sığınarak Çin’deki hapishanelerde türlü türlü işkencelere maruz kalıyorlar.
Sincan’daki Uygur Türkleri Çin’in işkencelerine karşı yıllardır Türkiye’ye sığınıyor. Fakat Uygur Türklerinin sesini, Çin ile ilişkilerinin bir yansıması olarak şu anda en fazla Kanada gibi bazı Batılı ülkeler duyuruyor.
Çin ile 2017’de imzalanan “suçluların iadesi anlaşması” Çin tarafından aralık ayında onaylanmıştı. Uygur Türklerini endişelendiren ise Türkiye’nin bu anlaşmayı onaylayıp onaylamaması. Türkiye’nin bu anlaşmayı onaylaması halinde Çin için Türk ve Müslüman olmaları bir suç olarak görülen Uygur Türklerinin yüzlercesi Çin’e gönderilecek ve akıbetlerinden haber alınamayacak.