Macaes, İslam'ın Avrupa tarihinin dışında bir şey olmadığını, hatta Avrupa ile yakın ilişki içinde olmasının ötesinde Balkanlar ve İspanya gibi çoğu yerdeki büyük Müslüman nüfusuyla Avrupa tarih ve kültürünün bir parçası olarak görülebileceğini kaydetti.
İslam'ın Avrupa'ya yabancı olmadığına işaret eden Macaes, "Yani, İslam yabancı bir din değil. İslam bizim bir parçamız ve Avrupa'da çeşitliliği ve canlılığı sağlayabilir. Buna ihtiyacımız var." dedi.
Macaes, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un İslam'la alakalı tartışmalı açıklamalarına dair ise "Dinlerin krizde olup olmadığına karar vermek politikacıların işi değil, bu her dinin kaderine bağlıdır." ifadelerini kullandı.
Macron, geçen yıl, Fransa'daki Müslümanları "ayrılıkçı" olarak nitelendirirken İslam'ın da "kriz" içerisinde olduğunu iddia etmişti.
Avrupa'da İslamofobi'nin yükselişini "büyük problem" olarak değerlendiren Macaes, bunun sadece Fransa'da değil bazı Avrupa ülkelerinde de yaşandığını ve durumun "çok kaygı verici" olduğunu aktardı.
Macaes, şöyle devam etti:
"Avusturya'da siyasal İslam'a karşı kanun çıkarılması düşüncesi vardı ama uygulamada kimse siyasal İslam'ın ne demek olduğunu tam anlamıyla bilmiyordu. Beni asıl kaygılandıran şey ise bunların bireysel olaylarla sınırlı olmaması ve bazen bunların politikacıların kendilerinden gelmesidir."
Transatlantik ilişkiler
ABD Başkanı Joe Biden'ın Avrupa'ya yaptığı ziyarete değinen Macaes, AB-ABD ilişkilerinin eski Başkan Donald Trump döneminden daha iyi olduğunu kaydetti.
Macaes, bu gelişmenin şaşırtıcı olmadığına ve tarafların birbirini yeterince anladığına işaret ederek "Biden, muhtemelen George Bush'tan bu yana Avrupa ve özellikle de AB'yi takdir eden tek başkan." diye konuştu.
ABD'nin eski Başkanı Barack Obama'nın bile Avrupa'ya yönelik çekinceleri olduğunu belirten Macaes, "Çözümü zor olan meseleler var ama iyi bir ruh haline de sahibiz." şeklinde konuştu.
Macaes, Avrupa'nın kapasitesini daha fazla artırabilmek için daha özerk olmayı istediğini vurgulayarak "Çözüme kavuşturulması gereken ticaret ve teknoloji meseleleri var. Çin'e biraz daha farklı yaklaşımlar var. Tabii ki siyasi meseleler de var ama olumlu bir hava var." ifadelerini kullandı.
Türkiye-ABD ilişkileri
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Biden arasındaki ilk yüz yüze görüşmenin "şaşırtıcı şekilde beklenenden iyi" olduğu yorumunu yapan Macaes, "İlk işaret Afganistan'daki barış süreciydi ve Türkiye'nin sürece müdahil oluş şekli ABD'yi memnun etmişe benziyor. Şimdi bu görüşme de iyi geçti" dedi.
Macaes, ABD tarafının Türkiye'yi kendisinden uzaklaştırmak istemediğine işaret ederek "Muhtemelen, Biden Türkiye'nin önemini anladı. Ve tabii ki ABD şu anda derinden derine hem Çin hem de Rusya ile bir mücadele içinde ve Türkiye'yi yanına çekmek önemli ya da Washington'da Türkiye'yi Rusya ve Çin tarafına itmeme düşüncesi var." ifadelerini kullandı.
Antalya Diplomasi Forumu'nun Afrika'dan Latin Amerika'ya, Orta Doğu'dan Orta Asya'ya kadar "coğrafi genişlemesinin" kendisini etkilediğini söyleyen Macaes, "Yeni Türkiye'nin sembolü gibi, Türkiye şu anda sadece Avrupa'ya değil tüm dünyaya açık bir ülke." değerlendirmesinde bulundu.