Lübnan Başbakanı Hassan Diyab, hükümetin 1,2 milyar dolar tutarındaki borcu askıya alarak, ülkenin devlet borçlarında temerrüde düştüğünü ilan etti.
Televizyonda yaptığı konuşmada Başbakan Hassan Diyab, devlet borçlarının yapılandırılmasının çarelerine bakacaklarını duyurdu.
Diyab, Lübnan’ın borçlarının 90 milyar dolara ulaştığını bunun da gayri safi yurt içi hasılanın yüzde 170’ine denk geldiğini ifade etti.
Lübnan Başbakanı, borç ve faizleriyle birlikte ülkenin bu yıl içinde 4,6 milyar dolar geri ödeme yapması gerektiğini söyledi.
Lübnan’ın borcunun, başa çıkabilme gücünden çok daha fazla olduğunu kaydeden Diab, döviz rezervlerinin kritik bir seviyeye ulaştığını ve bu yüzden ödemeleri askıya almak zorunda kaldıklarını ifade etti.
Diyab’ın bu açıklamasının zaten kötüye giden ekonomik durumda ciddi sonuçlar doğurması bekleniyor.
Lübnan para birimi, kötü giden ekonomik gidişatın ardından yüzde 60 değer kaybetmişti.
Lübnan'da 20 bankanın varlıklarının dondurulması yönünde dün alınan karar Temyiz Başsavcılığı tarafından yine gün içinde durdurulmuştu.
Lübnan Finansal Başsavcılığı dün yurt dışına para kaçırma girişimlerini önleme kapsamında 20 bankanın varlıklarını dondurma kararı almıştı. Kararın ayrıca söz konusu 20 bankanın yönetim kurulu başkanları ile üyelerinin bireysel mal varlıklarını da kapsadığı belirtilmişti.
Meclis Başkanı Nebih Berri de geçen ay, "Ülkedeki 5 banka sahibinin 2 milyar 300 milyon dolar değerindeki mal varlıklarını yurt dışına havale ettiklerini tespit ettik." ifadelerini kullanmıştı.
Lübnan'daki ekonomik durum
Farklı din ve mezheplere dayalı siyasi bölünmeler açısından oldukça kırılgan bir yapıya sahip Lübnan ekonomisinin, 1975-1990 yıllarındaki iç savaştan bu yana en büyük krizi yaşadığı ifade ediliyor.
Maliye Bakanlığının geçen yıl yayımladığı rapora göre, 51 milyar dolar Gayri Safi Yurt İçi Hasıla'ya (GSYH) sahip Lübnan'da kamu borcu 2019'un ilk çeyreği itibarıyla 86,2 milyar dolara ulaştı.
Ülkede faaliyet gösteren birçok şirket, çalışanlarını işten çıkarma veya maaşlarını ciddi oranda düşürme yönünde adımlar attı.
Bankalar, sermayenin çıkışına karşı sert kararlar alarak, yurt dışı havalelerini askıya aldı ve müşterilerin hesaplarındaki dövizleri çekmelerine kısıtlamalar getirdi.