Avukat Bram Horenblas, koronavirüs nedeniyle sağlık açısından korunmada etkili olmayan bir maske ile burka yasağını kıyaslayarak, 'Başkalarının kendi dinlerini kendi yolları ile yaşamalarına hazır değiliz ve bu utanç verici' dedi.
Hollanda’da 1 Haziran’dan itibaren toplu taşıma araçlarında yeni tip koronavirüs (Covid-19) salgını nedeniyle yüz maskesi takma zorunluluğu getirildi. Karar ile birlikte Hollanda’da burka yasağı tekrar tartışma konusu oldu.
Ülkede 2 yıl önce getirilen "sınırlı burka yasağı", yüz yüze iletişimi engelleyecek kıyafet giyenleri ihlal durumunda 410 Euro para cezasına çarptırılmasına karar verilmişti. Yasaya göre, yüzü tamamen örten, sadece gözlerin açığa çıkacağı veya tanınmayacak şekilde örtmek yasak. Söz konusu yasak, eğitim kurumlarında, toplu taşıma araçlarında, devlet kurumlarında ve hastanelerde geçerli.
Maske takma zorunluluğu, burka yasağını yeniden gündeme getirdi
Hollanda’da 1 Haziran itibari ile toplu taşımada "cerrahi maske" zorunluluğu olmaksızın yüz maskesi takma zorunluluğu getirildi. Alınan kararda, "Kişinin yüzünü nasıl ve hangi malzeme ile kapladığı önemli değildir" ifadeleri yer aldı. Alınan yeni karar ülkede tartışmalara neden oldu. Hükümetin maske zorunluluğu kararının aslında sağlığı korumadığı yönünde yorumlar yapıldı. Hollanda Sağlık Bakanlığına bağlı Ulusal Halk Sağlığı ve Çevre Enstitüsü (RIVM) ise yaptığı açıklamada, tıbbi olmayan ağız maskelerinin enfeksiyonları yüzde 5 oranında engellediğini belirtti.
"Utanç verici"
Avukat Bram Horenblas, "Ağız maskesi takma yükümlülüğü bize gerçekten ne öğretiyor? Burka yasağının arkasındaki gerçeği. Toplum olarak bizi korunduğundan emin olmadığımız bir maske ile yüz görünürlüğünü hiçe sayabiliyoruz. Fakat başkalarının kendi dinlerini kendi yolları ile yaşamalarına hazır değiliz ve bu utanç verici" ifadelerini kullandı.