Şanlıurfa Barosu, 27 Nisan 2021 tarihinde Emniyet Genel Müdürü Mehmet Aktaş imzası ile yayımlanan "ses ve görüntü kaydı alınması" genelgesi ile ilgili yazılı açıklama yayımladı.
Söz konusu genelgenin basından ve sosyal medyadan öğrenildiği belirtilen açıklamada, "Emniyet Genel Müdürlüğünün 27 Nisan 2021 tarihinde ilgili birimlere ses ve görüntü kaydı alınması başlıklı bir genelge göndererek görevli polislerin ve sivillerin ses ve görüntü kayıtlarının alınmasının 'Özel hayatın gizliliğini ihlal ettiği' gerekçesiyle engellenmesi talimatı verdiği basında yer alan haberler üzerine öğrenilmiştir. Emniyet Genel Müdürlüğünün sitesinde halen de yer almayan genelgeye yine sosyal medya üzerinden yapılan paylaşımlardan ulaşılmış, genelgenin 27 Nisan 2021 tarih 3895 sayılı 'Ses ve görüntü kaydı alınması' konulu olduğu ve Emniyet Genel Müdürü Mehmet Aktaş imzasını taşıdığı görülmüştür." denildi.
"Asıl maksat işlenen suçların üstünün örtülmeye çalışmasıdır"
Genelgenin içeriği ile ilgili detaylara değinilen açıklamada, "Söz konusu genelge incelediğinde ilk başta 'kişisel verilerin ve özel hayatın gizliliğini' korumayı amaçladığı izlenimi vermekte ancak tamamı incelediğinde asıl amacın özellikle de toplantı ve gösteri yapma özgürlüğüne yönelik kolluk güçlerinin keyfi ve hukuk dışı müdahalelerini meşrulaştırmaya ve cezasız bırakmaya dönük olduğu görülmektedir. Ülkenin uzun yıllardan beri siyasi iktidar tarafından olgunlaştırılmış bir 'OHAL' sürecinden geçtiği ve bu süreç içerisinde özellikle de toplanma ve gösteri yapma özgürlüğünün kullanılmasının hukuka aykırı olarak engellemesine esnasında ve toplumsal olaylarda kolluk güçlerinin keyfi, aşırı ve orantı zor kullanımı nazara alındığında asıl maksadın bu esnada işlenen suçların üstünün örtülmeye çalışması olduğu açıkça anlaşılmaktadır." ifadelerine yer verildi.
"Kolluk kuvvetlerinin zor kullanma yetkisi yasayla belirlenmiştir"
Açıklamanın devamında, ihlallerinin belgelenmesi ve delillerin toplanması bakımından vatandaşların ve medyanın denetim ve gözetiminin rolüne dikkat çekilerek, "Kapsam ve sınırı yasayla belirlenmiş şekilde zor kullanma yetkisi tanınan kolluk güçlerinin sürekli denetlemek ve hesap verebilir olmalarını sağlamakla görevli devletin böyle bir genelgeyle kuralların dışına çıkan, işkence ve kötü muamele yapan kolluk güçlerinin fiillerin belgelenmesinin engellemesi hukuki ve kabul edilebilir değildir. İhlallerinin belgelenmesi ve delillerin toplanması bakımından vatandaşların ve medyanın demokratik denetim ve gözetiminin rolü önemli olup; kamu adına güç ve yetki kullanan kişilerin görevlerini icra ederken gerçekleştirdikleri fiiller, bir hassa da kamusal denetim zorunluluğu nedeniyle kamuya açıktır ve özel hayat kapsamına alınamaz." dedi.
"Bu genelge suçların üstünün örtülmesi ve suçun görünmez kılınması sonucunu doğuracaktır"
Bahse konu olan genelgenin anayasa başta olmak üzere tüm yasalara, uluslararası sözleşme ve belgelere aykırı olduğu belirtilen açıklamada, "Özel hayatın gizliliği ilkesi bahane edilerek yayınlanan genelge kolluk güçlerinin kanuna aykırı davranışlarını gizlemek hatta teşvik etmek anlamına gelmektedir. Bu genelge kolluk güçlerinin hukuka aykırı müdahaleleri sırasında işlenen suçların üstünün örtülmesi ve suçun görünmez kılınması sonucunu doğuracaktır. Şanlıurfa Barosu olarak temel hak ve özgürlüklerle bağdaşmayan başta anayasa olmak üzere tüm yasalara ve uluslararası sözleşme ve belgelere aykırı olan bu genelgenin, derhal çekilmesini talep ediyor, hukuka aykırı bu genelge ile ilgili tüm yasal yollara başvuracağımızı kamuoyuyla paylaşıyoruz." dedi. (İLKHA)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.