Pınar Gültekin'in Katili Siyasetin Neresinde  

Pınar Gültekin 2015 yılında vahşi bir cinayete kurban giden Özgecan Aslan ile ilgili tweetinde “Bir türlü geçmiyor, sanki kız kardeşimin başına gelmişçesine canım acıyor, içim parçalanıyor. Nice Özgecanlar gitti, artık yeter” yazmış. 
              Ne yazık ki  Pınar da hunharca bir cinayete kurban gitti. Toplum olarak bu türden olaylar karşısında  vurdumduymazlık yapmıyor kitlesel tepkileri 'ama' demeden verebiliyoruz. 
          Diğer yandan katil ve kurbanı ile ilgili siyasi bir angajman içine girerek fişlemeler ile bir başka pencere açmaya çalışan iflah olmaz bir zümrenin varlığını görmezden gelemeyiz. 
           Katilin hangi siyasi partiden olmasının bir anlamı olmamasına rağmen toplumsal olarak  ' ohhh şükür ki bizden değilmiş' gibi tepkilerin bir aidiyet duygusuyla verildiğini  yabana atmamak gerekir. 
                 Bu türden olaylarda katil ve kurbanının siyasi eğilimlerini sosyal medya hesaplarından etüt ederek hüküm verebiliyoruz. Pınar Gültekin'in katili Cemal Metin Avcı'nın sosyal medya hesaplarında Muharrem İnce başta olmak üzere Atatürk fotoğrafları paylaşılmıştı.  Bu paylaşımlardan sonra katili bir siyasi angajmana yaftalama çalışması bu çağa uygun bir davranış olamaz. 
           Bir süre önce hatırlarsanız cinayet mi ? İntihar mı? Tartışmaların odağında yer alan Aleyna Çakır'ın ölümüyle ilgili yapılan haberlerde Ümit Can Uygun'un Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Bahçeli'nin fotoğrafının önünde çekilen görüntüleri servis ediliyordu. 
            Toplum olarak bu ayrışma son derece ilkel ve olayı manasından uzaklaştırırken katiller ve maktuller üzerinden siyasi mülahaza ayıp ve utanç verici bir yaklaşımdır. 
      Belki de bu bakımdan bile  sosyal medya yasası çok daha anlamlı olacaktır. Her isteyenin her gönlünden geçeni yazarak bir başkasının yaşam alanına müdahale etmesi özgürlüklerin neresinde yer alır? Bilmiyorum. Sosyal medya çılgınlığı öyle bir hal aldı ki intihar eden biri bunu canlı yayınlayabildi. 
             Hayatın dinamikleri arasında bana göre hak etmediği kadar bir alan kaplayan 'sosyal medya' zaman içinde kitlesel aptalları doğuracak, kaldı ki etrafta başını telefonundan kaldıramayan milyonlarca kişi var. 
                 Zaten temel amacının dışında farklı alt amaçları planlayan bu işi yapanlar elde ettikleri servet ile devletlere kafa bile tutabiliyorlar. ' sen ne yaparsan yap vatandaşların bana her zaman ulaşır. Yasalar ve engellemeler bir işe yaramaz' narası atan sosyal medya sahipleri yeni düzende herkesten ve her şeyden çok daha ötede farklı  bir dünya kurguladılar. 
                  Bu kurgu öylesine bize yalnızlık duygusu veriyor ki sosyal medyada yer alan tanıdıklarımız değil bizatihi o sosyal medya alanının varlığı bize arkadaşlığı sağlıyor. Bu çerçeveden bakınca  evli ve bir çocuklu bar işletmecisi Çetin  Metin Avcı'nın hunharca öldürdüğü Pınar Gültekin cinayeti çözülmemiş olsaydı. Bu arkadaşa bizler sadece sosyal medya hesaplarından yaptığı siyasi paylaşımlar ile bir anlam yükleyecektik.
             Oysa ki kadına şiddetin her sosyal statüden ve siyasi eğilimlerden geldiğini anlamak için biri tecavüz  diğeri şiddet uygulayan 2 HDP Milletvekillerinin Feodal baskıları sonucunda yıllardır sesini çıkaramayan  kadınların yüksek seslerine ihtiyacımız varmış