(OHCHR), Myanmar'da 8 Kasım'da yapılacak genel seçimde, hükümetin Arakanlı Müslümanlar ve Arakan eyaletindeki diğer etnik toplulukların oy vermesine engellemeye yönelik kararından ciddi endişe duyulduğunu bildirdi.
OHCHR Sözcüsü Ravina Shamdasani, BM Cenevre Ofisinde düzenlenen basın toplantısında, "8 Kasım genel seçimleri öncesinde Myanmar'daki insan hakları durumu hakkında ciddi endişelerimiz var. Bunlar arasında orantısız bir şekilde Arakanlı Müslümanlar ve Arakan eyaletindeki etnik Arakan nüfusu dahil olmak üzere azınlıkların (seçimlere) siyasi katılım hakkının ihlalleri yer alıyor." dedi.
Shamdasani, seçimlerin ifade ve bilgi erişim özgürlüklerinin kısıtlandığı bir ortamda ve ayrımcılığı, düşmanlıkları ve şiddeti körükleyen nefret söylemlerinin gölgesinde gerçekleştiğine dikkati çekti.
Myanmar'daki "ayrımcı vatandaşlık yasası" ve seçim yasalarının farklı vatandaş sınıflarına farklı siyasal haklar tanıdığına işaret eden Shamdasani, "Bu durum, en açık şekilde vatandaşlıktan büyük ölçüde dışlanmış Müslüman azınlıkları etkilemektedir." uyarısında bulundu.
Shamdasani, Arakan eyaleti ve çevresinde 8 kasabada internet kesintisinin etkin bir şekilde yürürlükte kaldığını ve bölge sakinlerinin yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını, seçimler ve oy verme haklarına ilişkin bilgilerden mahrum edildiğini vurguladı.
"Müslümanlar'a karşı nefret söylemi amansız bir şekilde yayılıyor"
Sınırsız internet kesintilerinin uluslararası hukuka aykırı olabileceğine dikkati çeken Shamdasani, "İfade özgürlüğüne getirilen kısıtlamalar çoğalarak devam ederken, Facebook'ta Müslümanlar'a karşı nefret söyleminin amansız bir şekilde yayılmasından üzüntü duyuyoruz." ifadesini kullandı.
Shamdasani, Myanmar hükümetini siyasi katılım hakkının hiçbir ayrım gözetmeksizin tüm kesimler tarafından kullanılabilmesini sağlamak için önlemler almaya çağırdı.
Burma İnsan Hakları Ağı, Myanmar yönetiminin, azınlıkların yaşadıkları bölgelerde oy verilmesini engellemeye yönelik kararının geri alınmasını istemişti.
Londra merkezli sivil toplum kuruluşu Burma İnsan Hakları Ağı'ndan yapılan açıklamada, Arakan, Kaçin, Kayin, Mon, Şan ve Bago bölgelerinin bazı kısımlarında 8 Kasım'daki seçimlerde oy verilemeyeceğinin açıklandığına işaret edilmişti.
Açıklamada, bu kararla sadece Arakan'da 1 milyondan fazla seçmenin oy verme hakkının ellerinden alındığı vurgulanmıştı.
Zulüm altındaki insanlar
Birleşmiş Milletler (BM) tarafından "dünyanın en çok zulüm gören halkı" olarak tanımlanan Arakanlılar, gittikçe artan saldırılarla karşı karşıya.
Uluslararası Af Örgütüne göre, 2012'den sonra çoğu kadın ve çocuk 750 binden fazla Arakanlı sığınmacı Myanmar'dan kaçmak zorunda kaldı.
2017'deki yeni saldırı dalgasının ardından da komşu Bangladeş'e sığınanların sayısı 1,2 milyonu geçti.
Ontario Uluslararası Kalkınma Ajansının (OIDA) bir raporuna göre, 25 Ağustos 2017'den bu yana yaklaşık 24 bin Arakanlı Müslüman, Myanmar devlet güçlerince öldürüldü. 34 binden fazla Müslüman ateşe atılırken, 114 binden fazla kişi de fiziksel şiddet gördü.
18 bin Arakanlı kadın ve genç kıza Myanmar askerleri ve polislerince tecavüz edilirken, 115 binden fazla ev yakılıp, 113 bin ev de tahrip edildi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.