Radio Free Europe’ta yer alan habere göre, 31 Ocak’ta bebek Iustin, kuzeydoğudaki Suceava kentinde bir Ortodoks rahip tarafından vaftiz edildikten kısa bir süre sonra kalp krizi geçirdi ve ertesi gün hastanede öldü.

Doktorlar, bebeğin ciğerlerinde yaklaşık bir desilitre sıvı buldular. Iustin’in ebeveynlerinin avukatı Ioan Bulboaca’ya göre, otopsi sonucunun birkaç hafta içinde çıkması bekleniyor. Avukat; rahip, acil servis doktoru, ebeveynler ve vaftizdeki misafirlerin hepsinin savcılar tarafından sorgulandığını sözlerine ekledi.

Vaftizi yapan rahip Alexandru Mazarache, Iustin’in ölümü nedeniyle kasıtsız adam öldürme suçlamasıyla şüpheli olarak kabul edildi.

Iustin’in ölümünün ardından on binlerce kişi, Ortodoks Kilisesi’ndeki vaftizin değiştirilmesi için bir dilekçe imzaladı.

Koronavirüs kısıtlamalarına uymaktan kaçınan kilisenin muhafazakar kanadının lideri Tomis’in başpiskoposu Teodosie, bebeğin ölümünden kısa bir süre sonra kilisenin halkın öfkesine boyun eğmeyeceğini belirtti.

Başpiskopos Teodosie 19 Şubat’ta Radio Dobrogea’ya verdiği röportajda, “Vaftiz tartışılamaz. Bu Tanrı’nın işi. Tanrı’yı ​​düzeltecek miyiz?” dedi.

Romanya ombudsmanı eşi görülmemiş bir şekilde 17 Şubat’ta kilise din adamlarıyla bir araya geldi ve yeni rahipler için daha iyi vaftiz eğitimi, sağlık ve güvenlik önlemleri önerdi. Bebeklerin sağlığının dikkate alınması ve kilisenin bebekleri biraz büyüdüklerinde vaftiz etmesi isteniyor.

Ancak halkın baskısı, en azından temel vaftiz meselesinde — Hristiyanlığa kabulü ifade eden ve çoğu mezhepte bir kutsal kabul edilen bir ritüel — kiliseyi etkilemedi. Kilisenin karar organı olan Rumen Ortodoks Kilisesi Kutsal Sinod, 25 Şubat’ta toplandı ve vaftiz töreninin değiştirilmeyeceğini duyurdu. Ancak rahipleri ritüeli gerçekleştirirken daha sorumlu olmaya teşvik edeceğini açıkladı.

Ortodoks meseleleri üzerine bir yorumcu ve bir kilise savunucusu olan Dan Ciachir, vaftizin yedi önemli ayinden biri olduğunu ve Hıristiyan yaşamında temel önemi olduğunu açıkladı.

Etkili Rumen Ortodoks Kilisesi, töreni reform çağrılarına direndi ve köklerine sadık kalarak, son yıllarda diğer Hıristiyan mezheplerinin yaptığı gibi bazı kilise geleneklerinin değiştirilmesini veya modernize edilmesini talep eden Romanya’daki çevrelere karşı bir duruş ortaya koydu.

Kaynak: Ortadoğu Haber