İstanbul Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi’nde görev yapan Dr. Pınar Türkoğlu, 2019 yılında sosyal medya hesabından tedaviye gelen tesettürlü hastalarının sıralarını beklerken fotoğraflarını çekmiş, ‘Söyleyecek bir şey bulamıyorum' notuyla skandal bir paylaşım yapmıştı.

Paylaşımı yapmasının ardından 'kişilik haklarının ihlali ve inançlara saygısızlık' gerekçesiyle sosyal medyada büyük bir yankı uyandırmıştı.

SAVCILIĞA BAŞVURDU

Hakkında İstanbul Üniversitesi Rektörlüğü tarafından yasal işlem başlatılan Pınar Türkoğlu, disiplin cezası aldı. İğrenç paylaşımın kendisine ait olmadığını iddia eden Türkoğlu, paylaşımın ardından gelen yorumlardan rahatsız oldu. Aynı zamanda sosyal medyada bir kimliğe sahip olan Erdem Özveren ve Gazeteci Muhsin Şenol'un paylaşımlarında kendisine hakaret edildiğini, kişisel verilerini ifşa ettiği iddia ederek İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına şikayette bulundu.

DAVA AÇILDI

Savcılık tarafından yürütülen soruşturma tamamlandı. Erdem Özveren'in paylaşımında 'yaratık' dediği, diğer bir şüpheli sıfatında yer alan Muhsin Şenol'un sosyal medya üzerinden haber paylaşıldığı ileri sürüldü. Soruşturma sonunda Özveren ve Şenol hakkında 'Hakaret' ve 'Kişisel Verileri Hukuka Aykırı Ele Geçirmek' suçundan 2 yıl 4 ay hapis cezası talebiyle dava açıldı.

İLK CELSE

İstanbul Asliye Ceza Mahkemesi'nde davanın ilk celsesi görüldü. Çarşaflı hastalarını çirkin yorumla paylaşan Pınar Türkoğlu müşteki sıfatından duruşmaya katıldı. Erdem Özveren ve Muhsin Şenol duruşma salonunda hazır bulundu. Savunmalara geçildi. Erdem Özveren, ''Üç çarşaflı hanım sıra beklerken fotoğrafını izinsizce çekip hakaret içerikli bir şekilde paylaşıldı. Ben bunu duyurma hakkına sahibim, paylaştığım veriler basitçe internetten bulanabilir. İddianamede 'Yaratık' ifadesi var fakat bu bana ait değil. Benim bu ifadeyi kullandığıma dair bir bilgi yoktur. Beraatimi talep ediyorum'' dedi.

ŞİKÂYETİNDEN VAZGEÇMEDİ

Sanık Muhsin Şenol savunmasında ''Bahsedilen haber paylaşımı bana ait değildir. Benim olduğuma dair delil yoktur. Paylaşımımı mahkemenize sunacağım, beraatimi talep ediyorum.,' dedi. Müşteki Pınar Türkoğlu, ''Olayı iki yıl önce Dekanımın aramasıyla öğrendim. Paylaşımı ben yapmadım. Verilerimi ifşa ettiler, şikayetçiyim.' İddiasında bulundu.

BAYANLAR TANIK OLARAK DİNLENDİ

Davaya konu olan üç çarşaflı bayandan ikisi mahkeme huzuruna gelerek tanık olarak dinlendi. S.S., ''Tedavi için oğlum ile birlikte İstanbul'a geldik. Yaklaşık beş saat kadar sıra bekledik. Olaydan haberimiz yoktu, medyadan aylar sonra öğendik. Biz onunda hastası olabilirdik, bizi tedavi edebilirdi. Olaydan dolayı çok üzüldüm'' ifadesinde bulundu. Fotoğrafta yer alan diğer çarşaflı G.P. ifadesinde '' Dişçiye gittik, sade yaşayan insanlarız. Olaydan haberimiz yoktu fotoğrafımızı çekildiğini bilmiyorduk. Aylar sonra öğrenince çok üzüldüm ağır bir süreç geçirdim. 'Yobazlar hastanemizi bastı' dediler bu olaydan ötürü panik atak hastası oldum.'' yer aldı.

SAVCI MÜTAALA VERDİ

Tanıkların dinlenmesinin ardından duruşma savcısı mütalaada bulundu. Savcı, ''Dosya incelendiğinde sanık Muhsin Şenol'un bahsedilen suçu işlememiş olduğu, sanık Erdem Özveren'in kullandığı ifade kaba bir söz olarak kabul edilebilecek nitelikte olduğu ve hakaret suçu işlemediği, kişisel veri olarak kabulü görülen bilginin paylaşılmadığı anlaşılmadığı gerekçesiyle her iki sanığın beraatı talep olunur'' dedi.

BERAAT ETTİLER

Mahkeme kararını verdi. Sanık Muhsin Şenol'un şüpheden uzak kesin delil bulunmadığı gerekçesiyle üzerine atılı suçlardan beraatına, sanık Erdem Özveren'in üzerine atılı suçları işlemediği anlaşıldığı gerekçesiyle beraatına karar verildi. Sanıklar duruşma salonundan mutlu bir şekilde çıkarken Pınar Türkoğlu, sessizliğini koruyarak hızla adliyeden ayrıldı.