Daha Yeni Başladık
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti İl Danışma Meclisi Toplantısı'nda Suriye savaşına dair çarpıcı açıklamalarda bulundu.
02 Mart 2020 Pazartesi 14:40
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti İl Danışma Meclisi toplantısında konuşuyor. Erdoğan, "Yaşananlardan ibret almayanların, bizi hala tehdit etmeleri akıllarının başlarına gelmediğini işaret ediyor. Şayet bir an önce Türkiye’nin belirlediği sınırların dışına çıkmazlarsa, bir süre sonra omuzlarının o başlar da kalmayacak" dedi ve henüz herşeyin yeni başladığını vurguladı.
İşte o konuşmadan satır başları :
Sözlerime ülkemizin bağımsızlığı, milletimizin birliği, vatanımızın bütünlüğü, bayrağımızın gururla dalgalanması, ezanlarımızın semalarımızda yankılanması için toprağa verdiğimiz tüm şehitlerimize Allah’tan rahmet dileyerek başlamak istiyorum. İdlib’de bugüne kadar verdiğimiz şehitlerimizin Rabbim şehadetlerini mübarek eylesin diyorum. Şehit yakınlarımızın ve milletimizin başı sağ olsun.
Diplomasi kanallarını etkin bir şekilde işletmek için çalıştık. Meselenin ülkemiz açısından taşıdığı önemi, bu uğurda neleri göze aldığımızı muhataplarımıza her seviyede tekrar tekrar ifade ettik. Ancak yanlış anlaşıldığımızı gördük, bunun üzerine operasyonlarımızı 34 askerimizi şehit verdiğimiz 27 Şubat tarihi itibariyle, rejimin tüm unsurlarını hedef alacak şekilde kapsamlı hale getirdik. Operasyona da Bahar Kalkanı adını verdik.
Daha Yeni Başlıyoruz
Daha önce Fırat Kalkanı harekatıyla Zeytin Dalı harekatıyla, Barış Pınarı harekatıyla neyi amaçlıyorsak bu harekatla da aynı gayeyi güdüyoruz. Sınırlarımızın terör örgütleri ve gözünü ülkemizin topraklarına dikmiş zalim bir rejim tarafından kuşatılmasına, sığınmacıların yükünün kalıcı şekilde üzerimize yıkılmasına izin vermemekte bundan böyle kararlıyız. Daha İdlib şehitlerimizin cenazelerini kaldırmadan rejime tarihin en büyük kayıplarını verdirerek 'Bismillah' dedik.
Şu ana kadar; 135 tank, 22 zırhlı araç, 45 top, 44 çok namlulu roketatar, 12 tanksavar, 29 pikaba monteli uçaksavar, 2 İHA, 8 helikopter, 7 mühimmat rampası, 24 zırhlı araç, 9 mühimmat depo binası, 2 uçak, 2 füze rampası ve 2557 rejime ait asker ve milis. Bizim kan dökülmemesi, can yanmaması, acı yaşanmaması konusundaki hassasiyetimizi, zafiyet veya çekingenlik olarak görenlere gerçek gücümüzü göstermeye daha yeni başlıyoruz. Rejimin verdiği insan ve araç gereç kayıtları sadece bir başlangıçtır.
İşlerin bu noktaya gelmiş olmasından dolayı gerçekten üzüntülüyüz. Bunun müsebbibi, arkalarına aldıkları güçlerin gölgesini kendi cüsseleri sanarak bize meydan okuyanlardır. Her biri canımızdan birer parça olan askerlerimizin hayatına kast edenleri yerle yeksan etmek boynumuzun borcudur.
Batı Hesap Verecek
Rusya ve İran’a bir kez daha sesleniyorum. Bizim sizinle herhangi bir derdimiz yok. Türkiye’nin mücadelesi ne toprak kazanma, ne stratejik ve üs edinme gayretidir. Biz Suriye’de ülkemize yönelen milyonlarca kişinin yol açtığı insani krizi çözme, hem de topraklarımızın güvenliğini sağlama mücadelesini yürütüyoruz. Her iki mesele de bizim için hayati öneme haizdir. Bu yükü tek başına biz üstleniyoruz, Türkiye üstleniyor. Batının sadece göçmen korkusuyla söyledikleri süslü sözler, gerçek hayatta somut karşılık bulmuyor.