Çin işgaline karşı 103 ülkede eylem yapıldı
1 Ekim 2020'de Çin işgal Günü'nde, Uygur Türkleri,Tibet, HongKong, Güney Moğolistan ve Tayvan halkı ile birlikte ABD Kongre Binası önünde Çin Komünist rejimine karşı protesto gösterisi yapıldı.
02 Ekim 2020 Cuma 17:24
Haber: Referans Medya
Protesto eylemine ABD senatorları , Uygur Türkleri STK başkanları, ve Çin işgalınde bulunan millet temsilciler birer konuşma yaptı. Protesto eyleminde Çin’in Doğu Türkistan'daki toplama kamplarındaki insanların hayatları yansıtıldı.
Toplama kampdaki Uygur Türklerinin mahpus giyimleri giyildi. Hep bir ağızdan Çin’in işgal ettikleri toprakları terk etmesi ve Doğu Türkistan’daki soykırımı durdurulması istendi.
Protesto gösterisinde bir konuşma yapan Uygur hareketi başkanı Rushan Abbas Uygurlar şöyle konuştu:
İsmimiz sadece kulaklarınızı değil aynı zamanda kalbinize de işlesin. Halkımız yok edilmektedir. Bu barbar ve diktatör rejimin işlediği suçların çok sayıda tanıkları vardır. Bu suçlar: Zorla evlilik, toplu tecavüz, anne karnındaki bebeklerin zorla aldırılması, zorla kısırlaştırma, tutuklama, işkence, çocuk kaçırma, kölelik, beyin yıkama, doktrinlerin zorla dikte ettirilmesi, organ kaçaklığı, yakma, yok etme. Kısaca soykırım. Dünya artık bizim çığlıklarımızı daha uzun süre göz ardı edemez ve ötelemeyi göze alamaz. Yine de uluslararası toplum, BM İnsan Hakları Konseyi’nde katilin kendisini yargılamasına izin vermiş görünüyor. Çin, kanlı parasını kullanarak BM’yi sessiz kalması için kullanmaktadır.
Dünya Sağlık Örgütü (WHO), Amerikan Basketbol Ligi (NBA) ve Hollywood’un seslerin kesmiştir. Uluslararası Olimpiyat Komitesi’nin susturmuştur. Akademik enstitüleri konuşamaz hale getirmiştir. Fakat biz artık daha fazla sessiz kalamayız. Sessizlik sizi kurtaramayacaktır. İş birliği de asla yardım etmeyecektir.
Milyonlarca Uygur artık özgür olmalıdır. Benim kız kardeşim Dr. Gulshan Abbas artık özgür olmalı. Çin Komünist Partisi bizim acılarımız karşısında sessiz kalmamızı mı istiyor. Çin rejimi, aptalca kendi şeytani yollarına sarılıyor. Kendi kendilerini nasıl savunabiliyorlar? Savunamazlar. Adalet bir gün gelecek ve gerçek her zaman galip olacaktır. Çin ismi harap olmuştur ve bu utanç binlerce nesil boyunca silinmeyecektir. Bizim talebimiz bütün dünyanın zalim Çin rejimi ile aynı safta yer alıp tarhın utanç sayfasında olmamasıdır. Dünyanın vicdanı bugün bir sınavdan geçmektedir.
Zalimleri mahkûm edecek olan sözlerimiz bizim silahlarımızdır. Çin rejimi ve Xi Jinping’in en çok korktukları şey bizi harekete geçiren düşünceler ve kelimelerdir: “Çin’e diren” Burada dünyaya seslenmek istiyorum, harekete geçmezsek bugünkü Uygurların kaderi tüm Dünyanın kaderi olacaktır. İnsanlığın ruhunu korumak için bu zalim canavara karış bir araya gelmemiz lazım.