Koronavirüs kısıtlamaları nedeniyle hayatın yavaşladığı ve caddelerin boşaldığı Avrupa’da, ırkçı saldırılarsa hız kesmeden devam etti. Özellikle Müslümanlara ve Türklere yönelik saldırıların yoğun olarak yaşandığı Almanya’da, tablo yine değişmedi. Reachout Berlin adlı ırkçılık ve antisemitizm mağdurlarına danışma hizmeti sunan merkez tarafından 9 Mart salı günü yapılan açıklamada, başkentte geçtiğimiz yıl 357 ırkçı, İslamofobik ve Yahudi karşıtı saldırının kayıt altına alındığı bildirildi. Reachout Berlin, 2019 yılında bu sayının 390 olduğunu aktardı.

ASYALILARA VİRÜS SALDIRISI

Eylemler nedeniyle en az 493 kişi yaralanırken, mağdurların 37’sinin çocuk ve 28’inin de genç olduğu belirlendi. Gerçekleşen 196 saldırı ve tehdidin ırkçı nedenlerle yapıldığı bunlardan 31’inin siyahilere, 20’sinin Müslümanlara, 5’inin ise Sinti ve Romanlara yönelik olduğu belirlendi. Yahudi karşıtı saldırıların 28 ile bir önceki yıla göre (2019: 31) çok büyük bir artış göstermediği aktarılırken, koronavirüs salgını nedeniyle Asyalı görünüşe sahip insanlara karşı ırkçılığın da arttığı ifade edildi. Bunların yanısıra evsizlere ve siyasi muhaliflere yönelik saldırılar da gerçekleştirildi. Saldırıların çoğu yaralama suçu niteliği taşıyor. Alman polisinin raporlarına göre ırkçı saldırılar büyük oranda şehir merkezlerinde gerçekleşti. Saldırıları ve tehditlerin çoğunun şehrin Mitte, Wedding ve Tiergarten bölgelerinde meydana geldiği kaydedilirken, Friedrichshain-Kreuzberg’de 52, Neukölln’de 34 suç kayıt altına alındığı açıklandı.

DEVLET TV’SİNDE İSLAM’A HAKARET

İsveç devlet televizyonu SVT’de “Çok kültürlülük” konulu tartışma programına katılan Jomshof, İslam dinine hakaret etti. Müslüman ülkelerde yaşayanları “şanssız” olarak nitelendiren Jomshof, “Bu ülkelerde doğmak zorunda kalan tüm insanlarla beraber acı çekiyorum. Çünkü İslam iğrenç bir ideoloji ve dindir” dedi. Daha önce de İsveç Demokratlar Partisi üyesi yerel bir politikacı, Facebook hesabı üzerinden “Tüm Müslümanlar teröristtir” şeklinde bir paylaşım yapmıştı. Aşırı sağcı siyasetçi, İslam’a ve Müslümanlara hakaret ettiği gerekçesiyle 40 gün hapis cezasına çarptırılmıştı.

CAMİ BAĞIŞLARINA SINIRLAMA GELDİ

Danimarka parlamentosu, ülkede faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşları (STK) ve inanç gruplarının yurt dışından aldıkları yardım ve bağışları sınırlandırmak için yasa çıkarttı. Danimarka parlamentosunda önceki gün oylanarak kabul edilen yasaya göre, Göç Bakanlığı, Danimarka demokratik değerlerine zarar verdiği değerlendirilen yurt dışındaki tüzel kişi, gerçek kişi, kuruluş ve devlet kurumlarını “yasak listesine” alacak. Göç Bakanlığı’nın yasak listesinde yer alanlar, ülkedeki herhangi bir STK ya da inanç grubuna, tek seferde ya da 1 yıl içinde en fazla 10 bin kron (12 bin 198 lira) bağış yapabilecek. STK ile camilerin de içinde bulunduğu inanç grupları, listede yer alanlardan bakanlığın belirlediği meblağdan daha yüksek bağış ya da destek alması halinde parayı iade edecek.

Yenişafak