Avrupa ‘koronavirüs kısıtlamalarını’ hafifletmeye başladı
Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgının, Çin'in Vuhan eyaletinde ortaya çıkmasının üzerinden yüz gün geçti. Salgında tüm dünyada şu ana kadar 114 bin kişi hayatını kaybetti.
14 Nisan 2020 Salı 11:46
Son iki hafta içinde vaka sayısında hızlı bir artış yaşandı. Bununla birlikte tüm dünyadaki toplam ölüm sayısının yüzde 65’inden fazlasını ABD ve Avrupa’daki ölüm oranları oluşturuyor. Salgın, tüm dünyayı kasıp kavuran bu felaketten korunma, kontrol etme ve iyileşme deneyimleri için adeta bir laboratuara dönüşen İtalya ve İspanya’da etkisini yitirmeye başlarken Avrupa’nın diğer ülkelerinde yayılmaya devam ediyor.
Öte yandan İspanya, Kovid-19’la mücadele planı çerçevesinde tam karantina tedbirlerini hafifletmeye başlayarak Avrupa’daki ilk deneyime sahne olurken nefesler tutuldu. Ülkede Mart ayı sonlarında ekonomik çarkta adeta bir kış uykusuna neden olan geniş kapsamlı yasaklar sürecinin başlamasıyla tamamen durdurulan bazı üretim faaliyetlerinin yeniden başlamasına izin verildi. Bu adım, ülkede salgının neden olduğu krizin başlangıcından bu yana ölüm ve vaka sayılarının en düşük seviyeye gerilediği bir dönemde atıldı. Ancak bu adım, salgının yeniden hız kazanacağı ve ülkede şuana kadar 17 binden fazla insanın hayatına mal olan ilk dalgadan daha büyük ikinci bir dalga ile karşı karşıya kalınacağı uyarılarını ve korkularını da beraberinde getirdi.
Kaynaklar, ciddi riskler içeren bu kararın hükümet içinde oybirliğiyle alınmadığını belirtiyorlar. Şu anda bu adımın atılmasının gerekli olup olmadığı, acele edilip edilmediği veya pervasızca alınmış bir karar olup olmadığı konusunda çelişkili görüşler var. Çünkü İspanya, dünyada nüfusu açısından koronavirüs kaynaklı ölüm oranıyla hala birinci sırada yer alıyor. Bununla birlikte ülkenin sağlık sistemi, bir ay önce Kovid-19 dışındaki tüm hastalıkların bir kenara itilmesine zorlayan büyük bir baskı altında.
Başbakan Pedro Sanchez kararını, ekonomide uzun süren felçlerin, iş olanaklarını ve geçim kaynaklarını bir gecede kaybeden yüz binlerce insanın sağlığı için daha ciddi sonuçlar doğuracağını söyledi. Salgına karşı alınan önleyici tedbirlere uyulması ve vatandaşların sorumluluk ruhuyla hareket etmeleri gerektiğini vurgulayan Başbakan Sanchez, halkın bireysel davranışları üzerine bahis oynuyor. Sanchez kararın, hükümetin geçtiğimiz ayın sonlarında uyguladığı yasağın bittiği anlamına gelmediğini, aksine iki hafta önce olağanüstü hal (OHAL) ilan edilmesiyle yürürlüğe giren karantina önlemlerinin uygulanması anlamına geldiğini belirtti.
Ülkede salgını denetleyen bilim kurulu üyesi olan epidemiyoloji uzmanı Prof. Dr. Tony Tria yaptığı açıklamada, “Bilim kurulu üç aydır tahminler temelinde hareket ediyor. Virüsün davranışı, yayılma yöntemleri ve nedenleri üzerinde sonsuz sonuçlar çıkarılıyor. Ancak, henüz yasağın bir hafta daha uzatılmasının ekonomik zararlardan ziyade vatandaşların sağlığı üzerinde ne gibi sonuçları olacağını henüz kimse bilmiyor” diye konuştu.
Bunun pervasızca alınmış bir karar olduğunu ve eğer salgın daha da yayılırsa ülkeyi daha büyük bir felakete sürükleyeceğini düşünenler de var. Barcelona Üniversite Hastanesi salgın hastalıklar bölümü başı Benito Almirante, bu konudaki tartışmanın, bilimsel olmaktan çok siyasi olduğunu söyledi. Almirante, “Vatandaşlar, salgını önleme ve karantina tedbirlerini öğrendiler. Bunlara yüksek sorumluluk, disiplin ve fedakarlık ruhu ile uydular. Salgın, ilk günlere kıyasla hızını düşürdü. Şimdi önemli olan, her gün yaşanan 4 binden fazla yeni vakanın kaynağını bulmaktır. Huzurevlerinde salgını önlemek için karantinadan başka bir yöntem kullanılması gerekiyor. Eğer huzur evlerindeki vakaların nedeni ailelerse karantina bu durumda alınacak en kötü önlemdir. Fakat temel hizmetleri yerine getiren çalışanlarsa bunu durdurmanın bir yolu yoktur” şeklinde konuştu.
Öte yandan hükümetin kararıyla ilgili çekinceleri olan Hemşireler Sendikası, ülkede şu ana kadar 20 binden fazla sağlık personelinin Kovid-19’a yakalanmasının sağlık sisteminde bir felaket olduğu konusunda uyardı ve hala birçok hastanede yetersiz olan koruyucu ekipman tedarikinin hızlandırılmasını talep etti.
Buna karşın tedbirlerin hafifletilmesi adımını destekleyen diğer tıbbi çevreler, Kovid 19 dışındaki hastalıkların neden olduğu ölüm sayısının virüsün neden olduğu ölüm sayısını aştığı konusunda uyardılar. Ekonomik kış uykusunun süresinin uzamasından kaynaklanacak sağlık sorunlarının, özellikle bir aydan uzun bir süre evde kalan çocuklar ve gençler arasında ortaya çıkacak sağlık sorunlarının Kovid-19’dan çok daha zorlu bir sürece yol açabileceğinin altını çizdiler. Söz konusu çevreler, sadece karantina tedbiri almanın salgını bitiremeyeceğini ve şu anda sağlık sisteminin karşı karşıya olduğu en büyük zorluğun, kriz nedeniyle hastanelerde tedavileri yapılamayan diğer hastalara bakmak olduğunu söylüyorlar.
Diğer yandan ortaya çıkışının üzerinden geçen yüz gün içinde yaklaşık 120 bin insanın hayatına mal olan salgında hayatını kaybedenlerin onda birini kurban veren İtalya, krizin başlangıcından bu yana en zor kararını almak üzere. Günlerce yoğun bir şekilde yeni ölümler ve vakalar yaşanan ülkede rakamların günden güne azalmasının ardından derin bir nefes alındı. Şimdi ülkede 10 yılı aşkın bir süredir yaşanan mali krizin harap ettiği ekonomi cephesinde neredeyse imkansız görünen bir göreve hazırlık yapılıyor.
Kovid-19’un ortaya çıktığı 21 Şubat'ta İtalya ekonomisi komadaydı ve son yıllarda euro bölgesindeki en düşük büyüme oranını kaydediyordu. Uzmanlar, kabus yaklaştıktan sonra ekonomik durumun artık üretim çarkını durduracak herhangi bir darbeyi daha kaldıramayacağı ve özellikle Avrupalı ortakların haftalardır kendisine el uzatılması için baskı yapan İtalyan ortağına yardım etmeleri konusunda zamanın tükenmek üzere olduğunu söylüyorlardı.
Bu arada diğer Avrupa ülkeleri, Dünya Sağlık Örgütü'nün (WHO) salgının hızını artırabileceği konusunda uyardığı ekonomik faaliyetlerin yeniden başlaması ve kademeli olarak normale dönme planlarının sonuçlarını görmek için İtalya ve İspanya'daki gelişmeleri yakından izliyorlar.
Şuana kadar 30 bin vakanın ve yaklaşık 4 bin kurbanın kayıtlara geçtiği Belçika'da ise hükümet, ihtiyatlı olunması çağrısında bulunurken Ulusal Güvenlik Konseyi ile görüştükten sonra yarın normale dönmek için hazırlanan 10 maddelik bir planın açıklanacağını duyurdu.
Almanya da vaka sayısına kıyasla düşük ölüm oranına rağmen, bazı resmi çevrelerin bu ayın sonundan önce başlamasını beklenmediği ekonomik faaliyetlerin tamamının yeniden başlaması için bir tarih belirlemeyi planlıyor.
Bilim çevrelerinden bir kaynak dün sabah yaptığı açıklamada, Almanya’daki laboratuarlardan birinde Kovid-19 tedavisinde kullanılması planlanan ilaçlarla yapılan deneylerde büyük bir atılımın eşiğinde olabileceğini söyledi. Bununla birlikte kaynak, aşının gelecek yılın başlarından önce hazır olamayacağının da altını çizdi.
Öte yandan gözler, uzmanların gelecek ayın ortalarında yavaşlamaya başlayacağını düşündüğü Avrupa’daki salgın fırtınasının merkezinde yer alan Fransa ve İngiltere'ye çevrildi.
Kurban sayısı 15 bin eşiğini aşan, vaka sayısı ise yüz bine yaklaşan Fransa ise yasak sürecini uzatmaya hazırlanıyor. Ülkede gelecek ayın başlarından itibaren normal hayata dönülebilir. İngiltere’de ise hükümet, vakaları belirlemek üzere yapılan test sayısının az olmasına yönelik ciddi eleştiri oklarının hedefi olurken bilim camiası, bu ayın sonundan önce ölüm ve yeni vaka konusunda Avrupa’da İtalya'yı geçerek ilk sıraya İngiltere’nin yerleşeceği bir artış bekliyor. İngiltere Sağlık Bakanlığı’ndan dün yapılan açıklamada, 717 yeni ölümle ülkede koronavirüs yüzünden hayatını kaybedenlerin sayısının 11 bin 329’a yükseldiği bildirildi. Teyit edilen 4 bin 342 yeni vaka ile de ülkedeki toplam vaka sayısı 88 bin 621'e ulaştı.