7 Mart'ta İsviçre, halka açık yerlerde peçe gibi yüz kapatan örtülerin yasaklanmasına yol açabilecek bir referandumda oy verecek. İsviçre’de tartışmalı halk oylamasına sayılı günler kala, Müslüman halk burka-peçe yasağı önerisini kınadı.
Oylama geçerse, sağlık nedenleri ve karnaval gibi geleneksel kutlamalar istisna olmak üzere halka açık yerlerde peçe-burka örtünmek yasak hale gelecek.
Yerel basında çıkan kamuoyu yoklamaları, bazı Müslüman azınlık üyelerinin kendilerini toplumdan dışladığına inandığı bir hareket olan bu yasayı seçmenlerin az farkla onaylayacağını gösteriyor. Bu durum İsviçre’de yaşayan Müslümanları endişelendirmeye devam ediyor.
Yasa Müslüman Kadınları Hedef Alıyor
Al Jazeera’nın aktardığına göre, İsviçre’de yaşayan Valentina, bir yıldan kısa bir süre önce başörtüsü yerine peçe giyme kararı aldı. Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Valentina, “Onu takarken kendimi daha iyi ve daha güvenli hissediyorum. Aynı zamanda bu bir ibadettir” dedi.
İsviçre’de burka yasağı olarak anılan mevzuat, özellikle Müslüman kadınların giydiği yüz örtünmelerinden bahsetmese de büyük ölçüde onları hedef aldığı görülüyor. Önerilen yasa da, “kimsenin alenen yüzünü örtmemesini” ve “kimsenin cinsiyetine göre yüzünü kapatmaya zorlamasına izin verilmemesini şart koşmaktadır” deniliyor.
Sağcı Parti Öneriyi Zorluyor
Peçe-burka yasaklama girişimi, sağcı İsviçre Halk Partisi'nin (SVP) siyasetçilerinin de dahil olduğu ve "İsviçre'de siyasi İslam'ın iktidar iddialarına karşı direniş" örgütlediğini söyleyen bir grup olan Egerkinger Komitee tarafından başlatıldı.
Grup, "özgür insanların yüzlerini gösterdiklerini" ve "burka ve peçenin normal kıyafetler olmadığını" ancak kadınların ezilmesini sembolize ettiğini savunuyor. Grup, 2017'de konuyu referanduma götürmek için gereken 100.000 imzayı topladı ve 7 Mart'ta oylamalar yapılacak.
Luzern Üniversitesi'nde İslam araştırmacısı ve “İsviçre'deki Burka Tartışması” kitabının yazarı Andreas Tunger-Zanetti, konuyla ilgili verdiği demeçte, burka'nın çeşitliliğin “tehdidini” temsil eden kolay bir hedef olduğunu, çünkü şüphesiz İsviçreli seçmenler tarafından İslam'la ilişkilendirildiğini söyledi.
Resmi istatistiklere göre, İsviçre'de yaşayan yaklaşık 380.000 Müslüman var, nüfusun yaklaşık yüzde 5'i Balkan bölgesinden. Yüzünü örten kadınlarla ilgili resmi istatistikler mevcut değil, ancak Tunger-Zanetti sayıların düşük olduğunu söylüyor.
Geçen yıl, İsviçre'nin Müslüman toplumundaki önemli isimler arasında bir anket yaptığını ve kaç kadının burka veya peçe giydiğini soruşturan Tunger-Zanetti, "Anket İsviçre'de burka olmadığını ortaya çıkardı" dedi. 21 ile 37 arasında kadının peçe taktığını söyledi. Ülkede yaşayan Müslümanların çok az bir kısmının taktığı ve tehdit oluşturmayan bu kıyafetin yasaklanma girişimini, "Bunun sözde İslamlaştırma olarak nasıl satılabileceğini görmek zor" diye yorumladı.
2009 Yılında da Minare Oylaması Yapılmıştı
İsviçre'deki Müslüman toplumu ilk defa bir referandumla karşılaşmıyor.
2009'da seçmenler, yine Egerkinger Komitee'nin yeni minare yapımını yasaklamak için önerdiği yasayı kabul etmişti.
O dönemde, minare referandumu etrafındaki tartışmalarda Müslümanların sesini temsil etmek için İsviçre İslam Merkez Konseyi kurulmuştu. O zamandan beri ülkenin en büyük Müslüman sivil haklar grubu haline geldi.
Kamusal İslamofobi
Konsey sözcüsü Janina Rashidi, peçe-burka ile ilgili önerilen yasaya ihtiyaç duymadıklarını belirtti.
"Kadınları bir şeyler giydikleri için suçluyorsunuz" diyen Rashidi, "Yüzünü örtmenin bazı insanlar için tuhaf görünebileceğini anlayabiliyorum," dedi, "ama toplumumuzda birine veya diğerine tuhaf görünen çok şey var."
Rashidi, burka etrafındaki tartışmayı yüz dövmeleriyle ilgili farklı görüş ve tercihlerle karşılaştırdı. Rashidi, bu tür yasaların birçok Müslümanın İsviçreli olmalarına veya hayatlarının çoğunu ülkede yaşamalarına rağmen İsviçre toplumunun tam üyesi olarak görülmeme duygularını pekiştirdiğini söyledi. "Olmasından korktuğumuz radikalleşme, bazı yanlış algılardan veya dini inançlardan kaynaklanmıyor" diyen Rashidi, "bu önlemlerin ve açık bir İslamofobik gündeme sahip kamusal söylemin doğrudan bir sonucu olacaktır" dedi.
İsviçre hükümeti ise seçmenlerin öneriyi reddetmesini tavsiye etti.
Ocak ayında yaptığı açıklamada ülke çapında bir yasağın "kantonların egemenliğine zarar vereceği, turizme zarar vereceği ve bazı kadın gruplarına yararsız olacağı" bildirildi. Hükümet, yasanın uygulanacağı az sayıda insan olduğunu da belirtti.
Söz konusu yasak, yerel düzeyde iki kanton tarafından daha önce getirildi - İsviçre'nin eyaletlerdeki karşılığı olan St Gallen ve Ticino bölgelerinde yasak yürürlükte.
St Gallen'de, yasanın 2019'da yürürlüğe girmesinden bu yana hiçbir kadın yüzünü kapattığı için şikayet edilmedi veya para cezasına çarptırılmadı.
Ticino'da, yasanın 2016'da yürürlüğe girmesinden bu yana, çoğu maskeli sporseverlerden oluşan 60 kayıtlı ihlal yaşandı. Burka veya peçe giyen kadınlara yönelik ise bir ihlal tespit edilmedi.
“Ben Peçeyi Çıkarmayacağım”
İsviçre’de yaşayan Müslüman kadınlardan Valentina, oylamanın kişisel olduğunu söyledi.
"Bu beni çok üzüyor çünkü yapılan bu girişimin propagandası biz peçe takanların terörist olduğumuz fikrine dayanıyor" dedi.
"Terör örgütlerine kesinlikle karşıyım ve kendimi aşırı değil normal bir Müslüman olarak görüyorum" dedi.
İsviçreli seçmenler yasağı kabul ederse Valentina, kocasının ailesinin geldiği Mısır'a taşınacağını söyledi ve "Ben peçeyi çıkarmayacağım," dedi.
Muslimport
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.