Taliban tam 20 senedir Afganistan’da ABD öncülüğündeki NATO güçleriyle savaşıyor. 11 Eylül bahanesiyle Afganistan’da Taliban’ın kurduğu İslam Emirliği NATO güçlerince saldırıya uğramış ve devrilmişti. Türkiye de o dönemde bu işgal güçlerine katılmış ve Afganistan’da kurulan işbirlikçi Karzai yönetimini destekleyen ülkeler arasında yer almıştı. Her ne kadar TSK faaliyetlerini Kabil ile sınırlamış ve Taliban ile doğrudan karşı karşıya gelmemiş olsa da sonuçta Türkiye ordusunun resmi pozisyonu Afganistan’da Taliban ile savaşan bir güç konumundaydı.
Bugün itibariyle ABD öncülüğündeki işgal güçlerinin Afganistan’da Taliban karşısında yenilgiye uğradığı ve varılan uzlaşmayla ülkeyi terk etmeye başladıkları biliniyor. Türkiye ise yeni dönemde de Afganistan’daki askeri varlığını sürdürme arzusunda. Oysa Taliban bunu 20 yıl önce başlayan işgalin devamı olarak algılamakta ve kabul etmemekte.
Konuyla ilgili olarak Taliban yetkilileri zaman zaman yaptıkları açıklamalarda Türkiye ile iyi ilişkiler kurmak istediklerini, Türkiye’yi güçlü bir İslam ülkesi olarak önemsediklerini ama Afganistan’da askeri varlığına karşı olduklarını ifade etmekteler.
Bu konuda Taliban’dan yapılan son açıklama da bu minvalde Türkiye’ye Taliban’ın tutumunu bir kere daha hatırlatıyor.
Ne var ki milliyetçi esintilerle kendinden geçmiş bazı çevreler tüm bu açıklamaları çocuksu bir tepkiyle karşılıyor ve Taliban’ı had bilmezlikle, küstahlıkla, hatta nankörlükle suçluyorlar. İşte Akit gazetesinde bugün yer alan bir haber de bu garip mantığı birebir yansıtmakta. Ülkesine işgal gücü olarak gelen hiçbir kuvvetin bulunmasına razı olmayacaklarını söyleyen Taliban’ı yerden yere vuran Akit adeta Taliban’a savaş açma hazırlığında!
Bu tutumun milliyetçi hamaset açısından mutlaka bir karşılığı vardır ama adalet ve hakkaniyet açısından ne ifade ettiği açık değil mi?
Haksözhaber
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.